Endonezya, savaş uçağı filosunu yeniden şekillendirme sürecinde Türk savunma sanayisinin geliştirdiği beşinci nesil savaş uçağı KAAN’ı merkezine alan çok uluslu bir strateji izliyor. Ülke, Türkiye ile yapılan anlaşma kapsamında 48 adet KAAN uçağının tedarikini içeren on yıllık bir programı yürürlüğe koyarken, aynı dönemde Çin, Fransa ve Güney Kore ile de paralel savunma anlaşmalarına imza atıyor.

KAAN ile Yeni Nesil Güç Dönemi

Jakarta yönetimi, Türk Havacılık Uzay Sanayii (TUSAŞ) tarafından geliştirilen KAAN projesine katılarak beşinci nesil savaş uçağı teknolojisine doğrudan erişim sağlamayı hedefliyor. Anlaşma, teknoloji transferi ve kısmi yerli montaj unsurlarını kapsıyor. Bu kapsamda Endonezya, hem mühendislik hem de bakım altyapısında yerli kapasite oluşturmayı planlıyor.

Savunma Bakanı Sjafrie Sjamsoeddin, “KAAN ile Endonezya Hava Kuvvetleri, modern savaş ortamına tam uyumlu bir yapıya kavuşacak” diyerek programın ülke için stratejik önemini vurguladı.

Çin ve Fransa’dan Takviye, KAAN’dan Dönüşüm

Endonezya, KAAN programını yürütürken Çin’den J-10C savaş uçaklarını da tedarik etme kararı aldı. Savunma Bakanı Sjamsoeddin, “Uçaklar yakında Jakarta semalarında olacak” açıklamasıyla Çin anlaşmasını doğruladı. J-10C’ler, aktif elektronik taramalı radar (AESA), modern aviyonikler ve PL-15 uzun menzilli füzelerle donatılmış durumda. Bu anlaşma, Endonezya’nın Çin’den yaptığı ilk büyük savaş uçağı alımı olma özelliğini taşıyor.

Ülke aynı zamanda Fransa’dan 42 adet Rafale F4 uçağını satın almak için 2022’de imzalanan sözleşmeyi uygulamaya koymuş durumda. Rafale teslimatlarının 2026’da başlaması bekleniyor.

Güney Kore ile Ortaklık Devam Ediyor

Endonezya, KF-21 Boramae programında Güney Kore ile iş birliğini azaltılmış bir biçimde sürdürüyor. Haziran 2025’te imzalanan yeni anlaşma, Jakarta’nın mali katkısını düşürürken, üretim sürecindeki endüstriyel rolünü korumasını sağladı.

Asya’nın En Karmaşık Filo Yapısı

Fransa, Çin, Güney Kore ve Türkiye’den temin edilen uçaklarla Endonezya, Asya’nın en çeşitli savaş uçağı filosunu kurma yolunda ilerliyor. Ancak uzmanlara göre bu çeşitlilik, uzun vadede bakım, pilot eğitimi ve operasyonel entegrasyon alanlarında ciddi zorluklar doğurabilir.

Analistler, “Farklı teknolojik standartların bir arada yürütülmesi yüksek maliyet ve koordinasyon gerektirir. Ancak KAAN programı, bu dengeyi sağlayabilecek modernizasyon kapasitesine sahip” değerlendirmesinde bulunuyor.

“Bağımsız ve Aktif” Politika Çizgisi

Endonezya’nın aynı anda Batı, Asya ve Türk savunma sanayileriyle ortaklık kurması, ülkenin uzun yıllardır benimsediği “bağımsız ve aktif dış politika” anlayışıyla da örtüşüyor.

Savunma uzmanları, KAAN’ın bu stratejide yalnızca bir tedarik kalemi değil, aynı zamanda Endonezya’nın savunma sanayinde dönüşüm anahtarı olduğunu belirtiyor.

Sonuç olarak, KAAN programı yalnızca Türk-Endonezya ilişkilerini değil, Asya-Pasifik bölgesindeki güç dengesini de etkileyecek yeni bir dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.