Türk Hava Yolları (THY) ile Airbus arasındaki iş birliğinin 40. yılı kutlanıyor. Bu önemli kilometre taşı, Türkiye’nin küresel havacılıktaki yerini güçlendiren ve teknolojik dönüşümünü hızlandıran bir ortaklığın simgesi olarak öne çıkıyor.
25 Mayıs 1985’te Türk Hava Yolları, filosuna ilk Airbus uçağını, son teknolojiyle donatılmış A310 modelini kattı. Uçağın ismi ise Seyhan olarak belirlendi. Bu gelişme, havayolunun uzun menzilli uluslararası uçuşlara geçişinde bir dönüm noktası oldu.
A310 tipi uçakla yapılan ilk sefer 15 Haziran 1985'te İstanbul'dan Frankfurt'a düzenlendi.
A310’lar sayesinde THY, Bangkok, New York ve Singapur gibi Uzak Doğu ve Atlantik ötesi rotalara uçuşlar başlattı. Ancak menzil kısıtlamaları nedeniyle ilk seferler yakıt ikmali için duraklamalı olarak gerçekleştirildi. Örneğin, 1987 yılında Brüksel üzerinden yapılan ilk New York seferi bu kapsamda dikkat çekti.
1990’lara gelindiğinde, THY uzun mesafe kapasitesini artırmak için Airbus A340 uçaklarını filosuna dahil etti. Bu adım, İstanbul’dan Tokyo, Hong Kong ve New York gibi merkezlere kesintisiz uçuşların önünü açtı. 1993’te İstanbul-Tokyo, 1994’te İstanbul-New York ve 1997’de İstanbul-Chicago uçuşları başladı. Bu süreçte Japan Airlines ile yapılan ortak uçuşlar da, Asya pazarındaki varlığı pekiştirdi.
Airbus ile süregelen iş birliği sayesinde Türk Hava Yolları filosu giderek çeşitlendi ve büyüdü. Bugün THY, 27 adet A350-900, 37 adet A330-300, 12 adet A330-200, 72 adet A321-200, 17 adet A320NEO, 70 adet A321NEO, 19 adet A320-200, 6 adet A319-100, 10 adet A330-200F, 3 adet A321-200 P2F ve hâlâ aktif olarak kullanılan 3 adet A310-300F kargo uçağı ile Avrupa’nın en modern ve geniş filolarından birine sahip.
40 yıl önce A310 ile başlayan bu yolculuk, bugün son teknolojiye sahip A350 uçaklarıyla sürüyor. Airbus ve THY arasındaki bu stratejik ortaklık, sadece geçmişin bir kutlaması değil, geleceğe yönelik kararlı bir yatırımın da göstergesi.
