Amsterdam Schiphol Havalimanı, günlük yer hizmetlerinde hidrojenle çalışan araçları faaliyete geçiren dünyanın ilk büyük uluslararası havalimanı oldu. Schiphol, bu kapsamda özel olarak geliştirilmiş bir hidrojen “tow tractor” ile Boeing 737 uçağını birkaç kez taşıma görevini üstlenirken; ayrıca bir Toyota prototip pikap aracı, kuş kontrol faaliyetlerinde kullanılacak.
Havalimanına geçici olarak kurulan hidrojen dolum istasyonu da pilot projenin altyapısı için hazırlandı. Proje kapsamında ayrıca, park halindeki uçaklara emisyonsuz elektrik sağlayan hidrojen tabanlı ground power unit (GPU) kullanımı da test edilmiş durumda.
Schiphol’ü işleten Royal Schiphol Group, hidrojenin kullanım alanlarını pratik performans, menzil, sistemi bütünleştirme kapasitesi gibi kriterlerle değerlendiriyor. Hidrojen, özellikle batarya-elektrik sistemleri için tamamlayıcı bir teknik olarak görülüyor; hızlı dolum, düşük sıcaklıklarda daha iyi verim ve her zaman hazır olması gereken araçlarda avantaj sağlıyor. A
Pilot proje, AB destekli TULIPS programı çerçevesinde, KLM, Rotterdam The Hague Airport, Torino Airport, Hermes Airports ve Port of Amsterdam gibi ortaklarla yürütülüyor.
Royal Schiphol Group’un İnsan & Dönüşüm Direktörü Esmé Valk konuyla ilgili “hidrojen, batarya-elektrikli araçlara güçlü bir tamamlayıcı. Hem çalışanlarımız hem de yerel topluluklar için hava kalitesini ve iklim etkisini iyileştirmeye yönelik önemli bir adım” diyerek projeye vurgu yaptı.





