Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, SAHA İstanbul 6. Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin savunma sanayisindeki yerlileşme hamlesinin ulaştığı kritik eşiğe dikkat çekti. Bakan Kacır, “Son 22 yılda ürün, sistem ve alt sistem düzeyinde yürüttüğümüz yerlileştirme çalışmalarıyla savunma ürünlerinde yerlilik oranımızı yüzde 20’lerden yüzde 80’lerin üzerine çıkardık” dedi.
Bakan Kacır, savunma sanayisinin sadece askeri değil, stratejik ve teknolojik bağımsızlığın temel direklerinden biri olduğunun altını çizdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uygulanan kararlı ve uzun vadeli politikaların sonuç verdiğini vurgulayan Kacır, “Millî ve özgün ürünleri önceleyen Ar-Ge yatırımları, kapsamlı tedarik planlamaları ve nitelikli insan kaynağı programlarımız sayesinde çok katmanlı bir savunma ekosistemi oluşturduk” ifadelerini kullandı.
“YENİ ÇAĞIN LİDER ÜLKELERİ ARASINDA YER ALIYORUZ”
Kacır, Türkiye’nin bugün hava, kara, deniz ve uzay sistemlerinde geliştirdiği özgün teknolojilerle savaş paradigmalarını dönüştüren bir ülke haline geldiğini belirterek şöyle konuştu:
“Bayraktar TB2, TB3, AKINCI, ANKA, AKSUNGUR gibi insansız hava araçlarımız; ANKA-3 ve KIZILELMA gibi insansız savaş uçaklarımız; yerli savaş uçağımız KAAN; HÜRKUŞ ve HÜRJET eğitim uçaklarımız; ATAK ve GÖKBEY helikopterlerimiz; MİLGEM ve TCG ANADOLU gibi deniz platformlarımız; SOM ve ATMACA seyir füzelerimiz; GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN gibi süpersonik hava-hava füzelerimiz; İMECE uydumuz ve daha birçok sistem, Türkiye'nin yüksek teknoloji üretimindeki gücünü ispatlıyor.”
“DÜNYADA DENGELERİ DEĞİŞTİRİYORUZ”
Türkiye’nin savunma sanayiinde geldiği noktanın yalnızca teknik değil, jeopolitik sonuçları da olduğunu vurgulayan Bakan Kacır, “Türk savunma sanayi ürünleri artık yalnızca silah değil, küresel dengeleri etkileyen stratejik enstrümanlardır. Bu başarı, sadece yerli üretimin değil, bağımsızlığın ve etki gücünün de temelidir” dedi.
SAHA İstanbul’un ev sahipliğinde gerçekleşen genel kurulda, Türkiye’nin savunma sanayisindeki küresel etkisinin artarak devam edeceği mesajı verildi.
GÜÇLÜ İŞ BİRLİĞİ: Savunma sanayi ekosistemimizde yer alan tüm aktörler arasındaki güçlü iş birliği; uluslararası standartlarda üretim yetkinliği ve yenilikçi Ar-Ge anlayışı; sadece Türkiye’nin değil, aynı zamanda dost ve müttefik ülkelerin savunma ihtiyaçlarına da cevap vermeyi de mümkün kılıyor. Dünyadaki muadillerine kıyasla daha yüksek kabiliyet sunan, aynı zamanda rekabetçi edinim maliyetleriyle uluslararası pazarda güçlü marka değerine sahip savunma ürünlerimizin ihracatı, geçtiğimiz yıl 7,1 milyar dolara ulaştı. İhracatımız bu yılın ilk dört ayında geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 67 artış gösterdi.
MİLLİ UZAY PROGRAMI: Dünya kara, deniz ve hava kuvvetlerinin ardından uzay kuvvetlerini konuşuyor. Ülkemizin uzaydaki hak ve menfaatlerini korumak üzere; Milli Uzay Programımız doğrultusunda son yıllarda önemli atılımlar gerçekleştirdik. Türk Astronot ve Bilim Misyonu kapsamında ilk astronotumuz Alper Gezeravcı, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda on üç bilimsel deneyi başarıyla icra etti. Diğer astronotumuz, Tuva Cihangir Atasever, yedi deney icra ettiği yörünge altı araştırma uçuşunu tamamladı.
UZAYDAKİ GÖZÜMÜZ: “Uzaydaki gözümüz” İMECE ile yer yüzünün her noktasından hiçbir kısıt olmadan yüksek çözünürlüklü görüntü alabiliyoruz. Ülkemizde bugüne kadar ürettiğimiz en yüksek maddi değere sahip teknoloji ürünü TÜRKSAT 6A da yakın zamanda hizmete alındı. Kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri olduk. Uydu çalışmalarımızda tarihi bir dönemeç niteliğindeki bu projenin ardından yeni projeleri hayata geçirmek için gayret gösteriyoruz.
TÜRKSAT 7A: Uydu çalışmalarında tarihi bir dönemeç niteliğindeki bu projenin ardından yeni projeleri, İMECE 2'yi, İMECE 3'ü, inşallah TÜRKSAT 7A'yı hayata geçirmek için gayret gösteriyoruz. Uydu geliştirme alanında kamuda bulunan kapasiteyi tek çatı altında toplamak üzere küresel rekabet gücüne sahip milli uydu şirketimizi oluşturacağız. Kendi mühendislerimiz ve bilim insanlarımızın geliştirdiği millî itki sistemine sahip uzay aracımızla Ay’a erişeceğiz. Fergani firmamızın çalışmalarını yürüttüğü Milli Küresel Konumlama Sistemiyle askeri operasyonlarımızın güvenliğini çok daha güçlü hale getireceğiz.
MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLESİ: Milli Teknoloji Hamlemizin meyvesi olan bu güçlü ivmenin hız kesmeden devam etmesi için, güçlü üretim ve teknoloji geliştirme altyapımızı seferber ediyoruz. Önümüzdeki dönemde; halihazırda yüksek kabiliyete sahip olduğumuz havacılık, mühimmat ve füze sistemleri; deniz platformları, kara araçları, elektronik harp ve radar alanlarında yetkinliğimizi alt sistem, malzeme ve bileşen bazında derinleştirmeyi sürdüreceğiz. Motor, yarı iletken, yapay zeka, otonomi, siber güvenlik, uzay, hipersonik, kuantum ve biyoteknoloji gibi geleceğin savaş arenasını şekillendirecek teknolojilerde kabiliyet inşasını hızlandıracağız.
İNSAN KAYNAĞI: Ülkemiz sahip olduğu altyapı, mühendislik kabiliyeti ve insan kaynağıyla; savunma ürünlerinde kendi öz yeterliliğini sağlamanın yanında, bu alanda yüzde 80 dışa bağımlı olan Avrupa’nın güvenliğinde de somut sorumluluk alabilecek kabiliyete sahiptir. Özellikle değişen jeopolitik dengeler; Türkiye'nin Avrupa savunma ekosisteminde daha güçlü, daha etkili ve daha belirleyici bir aktör olması için tarihî bir fırsat penceresi aralıyor. Yeter ki, savunma sanayimizin tüm aktörleri arasında birlikte çalışma kültürünü ve millî hedeflere odaklı eşgüdüm ruhunu kararlılıkla sürdürelim.
ETKİN İŞ BİRLİKLERİ: Avrupa’nın en büyük Sanayi Kümelenmesi SAHA İstanbul’un savunma sanayi ekosistemimizde etkin iş birliklerini besleyen ve savunma sanayimizin tüm aktörlerine rehberlik eden yaklaşımını çok kıymetli buluyorum. Savunma sanayimizin yetkinliklerini geliştirmeyi misyon edinmiş SAHA İstanbul’u; Türkiye'nin dünya sahnesinde yükselişini pekiştiren bir stratejik iş birliği platformu olarak görüyorum. SAHA EXPO, SAHA MBA, SAHA Girişim gibi marka projelerle SAHA İstanbul, sadece savunma sanayimizin değil, aynı zamanda Türkiye’nin yüksek teknolojili üretim vizyonunun taşıyıcı gücü olmayı kararlılıkla sürdürecek.